Yaşam

Dolmabahçe sarayı ne zaman, kim tarafından yapıldı? Dolmabahçe Sarayı'nın tarihi ve özellikleri neler?

Dolmabahçe Sarayı, İstanbul'un tarih ve kültür birikimini yansıtan önemli bir yapıdır. İstanbul Boğazı'nın eşsiz manzarasıyla çevrili olan bu saray, Osmanlı İmparatorluğu'nun son yıllarında inşa edilmiş olup birçok tarihi olaya ev sahipliği yapmıştır. Peki, Dolmabahçe sarayı ne zaman, kim tarafından yapıldı? Dolmabahçe Sarayı'nın tarihi ve özellikleri neler? İşte detaylar.

Abone Ol

Dolmabahçe sarayı ne zaman, kim tarafından yapıldı? Dolmabahçe Sarayı'nın tarihi ve özellikleri neler? Dolmabahçe Sarayı, yılda binlerce yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlayan önemli bir turistik mekan haline gelmiştir. Tarihi süreç içinde birçok padişaha ev sahipliği yapmış olan saray, günümüzde müze olarak kullanılmaktadır.

DOLMABAHÇE SARAYI NE ZAMAN YAPILDI?

Dolmabahçe Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerindeki modernleşme çabalarının bir ifadesidir. Sultan Abdülmecid'in döneminde, Topkapı Sarayı'nın dar ve eski yapısı, artık Osmanlı liderlerinin ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalmıştı. Bu nedenle, daha geniş, işlevsel ve Batı tarzında bir saraya duyulan ihtiyaç ortaya çıktı. Dolmabahçe Sarayı'nın inşası, bu ihtiyaca cevap vermek amacıyla başlatıldı.

Sarayın inşası için Sultan Abdülmecid, ünlü Osmanlı mimarlarından Garabet Balyan ve oğlu Nigoğayos Balyan'ı görevlendirdi. Bu iki usta, Dolmabahçe Sarayı'nın Batı tarzı ve neoklasik tasarımını oluşturdu. Saray, 13 yıl süren bir inşaat sürecinin ardından 1856 yılında tamamlandı.

Dolmabahçe Sarayı'nın mimarisi, Batı'nın etkisi altında inşa edilmiş ve dönemin Avrupa saraylarına benzer bir görünüm kazandırılmıştır. Bu, Osmanlı İmparatorluğu'nun modernleşme çabalarının bir parçası olarak kabul edilir. Sarayın iç mekanları lüks ve zarif mobilyalarla döşenmiş, kristal avizeler, Fransız halıları ve porselenlerle süslenmiştir. Dolmabahçe Sarayı'nın yapımında kullanılan malzemeler ve süslemeler, dönemin en kaliteli ürünleriydi. Sarayın ana giriş kapısı, üzerindeki yıldız ve rozet motifleriyle dikkat çeker.

Dolmabahçe Sarayı, Türk tarihinde önemli olaylara da ev sahipliği yapmıştır. Mustafa Kemal Atatürk, 1927 yılında İstanbul'u ziyaret ettiğinde, Dolmabahçe Sarayı'nda konaklamış ve burada hayatını kaybetmiştir. Bu nedenle saray, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusunun son zamanlarını geçirdiği yer olarak da büyük bir tarihi öneme sahiptir.

Günümüzde, Dolmabahçe Sarayı hem tarihi hem de mimari açıdan büyüleyici bir yer olarak İstanbul'un önemli turistik cazibe merkezlerinden biridir. Sarayın iç mekanları, ziyaretçilere açıktır ve dönemin zenginliğini yansıtan birçok özgün öğe sergilenmektedir.

DOLMABAHÇE SARAYI KİM TARAFINDAN YAPILDI?

Dolmabahçe Sarayı, II. Mahmud'un vefatının ardından, onun oğlu Sultan Abdülmecid tarafından inşa edilmiştir. 1843 yılında başlanan yapım süreci, 1856 yılında tamamlanarak hizmete açılmıştır. Avrupa mimarisinden etkilenen bir tarza sahip olan saray, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemine ait önemli bir yapıdır. Dolmabahçe Sarayı, Boğaziçi'nin muazzam manzarasına hakim bir konumda yer alırken, Osmanlı İmparatorluğu'nun son devirlerinde önemli devlet işlerinin yürütüldüğü merkezi bir konumda bulunmuştur. Baş mimarı Garabet Balyan ve oğlu Nigoğayos Balyan olan saray, ulusal ve uluslararası birçok ustanın katkısıyla inşa edilmiş, bu nedenle mimari ve dekorasyonunda çeşitli etkiler göze çarpmaktadır.

DOLMABAHÇE SARAYI'NIN TARİHİ VE ÖZELLİKLERİ NELER?

Dolmabahçe Sarayı, kıyı boyunca denize paralel uzanan ana yapıya ek olarak, çeşitli amaçlara ayrılmış bölümleri içeren bir komplekstir. Camhane, dökümhane, kuşluk, ahır gibi yapılar arasında Veliahd Dairesi, II. Abdülhamid döneminde eklenen Saat Kulesi ve Veliahd Dairesi'nin arka bahçesindeki Hareket Köşkleri bulunmaktadır.

Ana yapı, iki normal kat, bodrum ve musandıra katlarından oluşur ve fonksiyonel olarak üç ana bölüme ayrılmıştır. Bunlar, devlet işlerinin yürütüldüğü "Mabeyn-i Hümâyûn" (Selamlık), padişah ve ailesinin özel yaşamına ait "Harem-i Hümâyûn" (Harem) ve her iki bölüm arasında padişahın devlet ileri gelenleriyle bayramlaşması ve önemli devlet törenleri için ayrılan "Muayede Salonu"dur. Saray, 285 odası, 44 salonu, 68 tuvaleti ve 6 hamamıyla monoblok bir yapı olarak Türkiye'deki en büyük saraylardan biridir.

Fonksiyon ve mimari kuruluş açısından, saray Osmanlı saray geleneğine ve Türk evi özelliklerine bağlı kalırken, Barok, Rokoko, Neo-klasik gibi Batı kökenli mimari formlardan etkilenmiştir. Sarayın yapımında, Osmanlı geleneksel sanat ve kültür ögeleri, Batılı bir anlayışla birleştirilerek yeni bir yorum ortaya çıkarılmıştır.

Dolmabahçe Sarayı'nın duvar süslemeleri ve dekorasyonunda, Hereke halılar, Baccarat kristaller, yıldız porselenler, çeşitli devlet yöneticileri tarafından gönderilen armağanlar ve Batılı ressamların tabloları gibi zengin öğeler kullanılmıştır. Bu unsurlar, sarayın görkemini ve zenginliğini vurgulayan detaylar olarak öne çıkar.