Akkuyu Nükleer AŞ, Nükleer Düzenleme Kurumu'ndan (NDK) santralin ilk reaktörünün işletmeye alınmasına ilişkin gerekli izni aldığını resmi olarak duyurdu.
Şirketin yaptığı açıklamaya göre, gerekli izin başvuru belgeleri, ilki 17 Mart'ta, ikincisi ise 24 Ağustos'ta NDK'ye sunuldu.
Bu izin, Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin inşaatının son aşamasına geçilmesini sağlayacak. Bu aşama, santralin güvenli bir şekilde işletilmesi için temel teşkil eden başlatma, ayarlama ve çalıştırma süreçlerini içeriyor.
Ardından, ilk güç ünitesinin işletilmesi için gerekli lisans alımı çalışmaları tamamlanacak. Bu lisans alındığında, nükleer yakıtın reaktöre yüklenmesi ve devreye alma öncesi kontrol işlemleri başlayacak.
Akkuyu Nükleer AŞ Genel Müdürü Anastasia Zoteeva'nın açıklamasına göre, NDK'nin verdiği izin kararı, Türk mevzuatı ve uluslararası standartlara uyulduğunu ve projenin ilerlemeye hazır olduğunu gösteriyor.
Zoteeva, izin sürecine katkıda bulunan NDK uzmanları ve tüm çalışanlara teşekkür ederek, Akkuyu NGS'nin bu aşamada daha büyük bir sorumluluk gerektiren yeni bir evreye adım attığını vurguladı.
"Santralin devreye alma sürecinde Türk vatandaşları da aktif rol alıyor"
Akkuyu’ya işletme izni çıktı
Rosatom'un Kalkınma ve Uluslararası İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kirill Komarov, bu yılın projeler açısından hayati bir öneme sahip olduğunu vurguladı.
Komarov, projenin tamamlanması için önlerinde çok sayıda iş olduğunu ifade ederek, şu açıklamalarda bulundu:
"Şu an birinci ünitenin ana inşaat aşaması tamamlanmak üzere ve bununla eşzamanlı olarak başlatma, ayarlama ve işletme süreçleri hızla devam ediyor. Şimdi test edilecek olan tüm sistemlerin işlevselliği için uzun bir süreç var önümüzde. Tüm bu çalışmaların teknik düzenlemelere ve güvenlik gereksinimlerine tam uyum sağlayarak, büyük bir sorumlulukla ve kesinlikle yapılması gerekiyor. Bu aşama oldukça önemli. Bunun yanı sıra, bu birim için eğitim alacak personelin tamamen Rus-Türk projesi kapsamında olduğunu belirtmek isterim. Üniversitelerimizde Türk öğrencilere eğitim imkanı sunuyoruz. Proje açısından önemli bir nokta da, santralin faaliyete geçme sürecinde Türk vatandaşlarının da aktif bir rol oynamasıdır."
Komarov, bu dönemde projenin hassasiyetine ve işlevselliğine dair titiz bir yaklaşımın gerekliliğine vurgu yaparak, eğitim ve işbirliği konusunda Rus-Türk projesinin öncelikli olduğunu ifade etti. Bu yaklaşımın, santralin tüm süreçlerinde Türk vatandaşlarının katılımını ve etkinliğini desteklediğini belirtti.