Ekonomi

Merakla beklenen gelişme, TCMB'nin faiz kararı olacak

Küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankası'nın faiz indirimi beklentilerindeki düşüş ve Noel tatiline yakın dönemde yatırımcıların varlıklarını azaltma isteği nedeniyle olumsuz bir seyir gözlemleniyor. Bu süreçte yatırımcılar, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın faiz kararı üzerinde odaklanmış durumda, özellikle yurt içi piyasalarda bu kararın etkileri önem kazanıyor.

Abone Ol

Geçen hafta Fed'in "güvercin" sinyaller vermesi risk iştahını artırırken, bu hafta boyunca Fed yetkililerinin "şahin" tonlu açıklamaları piyasalardaki iyimserliği kısıtladı.

Dün, Philadelphia Fed Başkanı Patrick Harker, faiz oranlarının düşürülmesi gerektiğini ancak bu sürecin aceleye getirilmemesi gerektiğini belirtti. Harker, faiz indirimlerinin başlamasının önemli olduğunu ancak aceleci davranmanın gerekli olmadığını vurguladı.

Analistler, piyasalarda Fed'in aşırı güvercin adımlar atacağı beklentilerinin hızlı bir şekilde fiyatlandığını belirtiyor. Bankanın faiz indirimine başlama zamanına ilişkin beklentilerin yatırımcıları potansiyel olarak hayal kırıklığına uğratabileceğine dikkat çekiyor.

Analizcilere göre, yaklaşan Noel tatili nedeniyle yatırımcıların pozisyonlarını azaltma isteği göz önünde bulundurulmalı. Bugün ABD'nin üçüncü çeyreğe ait ekonomik büyüme verilerinin piyasalarda oynaklığı artırabileceği öngörülüyor.

Para piyasalarındaki fiyatlamalarda, Fed'in gelecek yılın ilk toplantısında faizleri sabit tutacağına kesin gözüyle bakılıyor; ancak bankanın martta faiz indirimlerine başlama olasılığı yüzde 83'e yükseldi.

Dün ABD'de Conference Board Tüketici Güven Endeksi, aralıkta aylık bazda 9,7 puan artışla 110,7'ye yükselerek beklentileri aştı. Bu durum, Fed'in aceleci bir faiz indirimi yapmasına gerek olmadığına işaret ediyor.

Ülkedeki cari işlemler açığı, yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 7,6 düşüşle 200,3 milyar dolara gerileyerek yaklaşık 2 yılın en düşük seviyesine geriledi. ABD'de ikinci el konut satışları kasımda yüzde 0,8 arttı ve piyasa beklentilerinin üstüne çıktı.

Tahvil piyasalarında düşüş devam ediyor, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi temmuzdan bu yana en düşük seviye olan yüzde 3,85'e geriledi.

Bu gelişmelerin ardından dolar endeksi dün yüzde 0,2 artarak 102,4 seviyesinde tamamladı ve şu an önceki kapanışının yüzde 0,1 altında seyrediyor.

Altının ons fiyatı ise dün yüzde 0,5 azalışla 2.030 dolardan kapandı, şu anda ise önceki kapanışına göre yüzde 0,4 artarak 2.037 dolardan işlem görüyor.

Beş günlük yükseliş serisini dün yüzde 0,7 azalarak 79,1 dolardan tamamlayan Brent petrolün varil fiyatı ise bugün önceki kapanışının yüzde 0,1 üzerinde 79,2 dolarda seyrediyor.

Geçtiğimiz günlerde FedEx hisseleri, şirketin gelir beklentilerini düşürmesi ve finansal sonuçlarının beklentilerin altında olması sonucu yüzde 12'nin üzerinde değer kaybetti.

New York borsasında dün Nasdaq endeksi yüzde 1,50, S&P 500 endeksi yüzde 1,47 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,27 oranında düşüş yaşadı. ABD'de endeks vadeli kontratlar, yeni günde de negatif bir seyirle başladı.

Avrupa

Avrupa borsalarında dün karmaşık bir seyir izlendi.

Analizcilere göre, İngiltere'de enflasyonun beklenenden hızlı bir şekilde yavaşlaması, para piyasalarında fiyatlamalardaki dalgalanmanın arttığını belirtiyor. Bu durum, İngiltere'nin FTSE 100 endeksinde risk iştahının arttığına işaret ediyor.

Kasımda açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verileri piyasa beklentilerinin altında kalarak yıllık bazda yüzde 3,9 artışla gerçekleşti ve ülke enflasyonu Ekim 2021'den bu yana en düşük seviyeye indi.

İngiliz Ulusal İstatistik Ofisi'nin (ONS) verilerine göre, ekimde yüzde 4,6 olan yıllık enflasyon kasımda yüzde 3,9 seviyesine gerileyerek beklentileri aşağı yönlü geçti. Beklenti ise yüzde 4 seviyesindeydi.

Dün, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,01 ve Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,07 değer kaybetti. Öte yandan, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 1,02 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,12 artış kaydetti. Avrupa'da endeks vadeli kontratları da yeni güne karmaşık bir seyirle başladı.

Asya

Asya pay piyasalarında, Çin hariç genel olarak negatif bir seyir izlendi.

Analistlere göre, ABD'deki düşük risk iştahı Asya piyasalarına da yansıyarak özellikle teknoloji hisselerinin öncülük ettiği bir düşüş yaşandı.

Toyota'nın yan kuruluşu Daihatsu Motor'un çarpışma güvenliği testlerinin sonuçlarını manipüle ettiğine yönelik haberler ve ABD'de 1 milyon aracını geri çağırması, şirketin hisse fiyatını ciddi şekilde etkiledi.

Kapanışa doğru, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,7, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,1 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,8 oranında düşüş kaydederken, Çin'de ise Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,3 değer kazandı.

Yurt içi piyasalar

Yerel borsada dün satışların ağırlıkta olduğu görülerek Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi yüzde 0,82 değer kaybıyla günü 7.662,85 puandan tamamladı. Şimdi ise piyasaların odak noktası Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın faiz kararı.

Uzmanlar, politika faizinde alınacak kararın yanı sıra açıklanacak politika metnindeki yönlendirmelerin de büyük önem taşıdığına dikkat çekiyor. Bu sinyallerin varlık fiyatlarında oynaklığı artırabileceği ifade ediliyor.

Dolar/TL dün yükseliş eğilimindeydi ve önceki kapanışın yüzde 0,1 üzerinde 29,1297'den günü tamamladı. Bugün bankalararası piyasanın açılışında ise 29,1315 seviyesinden işlem görüyor.

Ekonomistlerin TCMB'nin Para Politikası Kurulu toplantısına yönelik beklentileri ise politika faizinin 250 baz puan artırılarak yüzde 42,50'ye çıkarılacağı yönünde.

Bugün yurt içinde TCMB'nin faiz kararı yanı sıra haftalık para ve banka istatistikleri takip edilecekken, yurt dışında ABD'de ekonomik büyüme ve çeşitli veriler gündemi şekillendirecek. Teknik olarak BIST 100 endeksinde 7.600 ve 7.500 seviyelerinin destek, 7.700 ve 7.770 seviyelerinin ise direnç olarak izlendiği belirtiliyor.