Halil Falyalı kimdir, neden öldü? Halil Falyalı nereli, serveti ne kadar? Halil Falyalı kimdir, neden öldü? Halil Falyalı nereli, serveti ne kadar?
Nakşibendi Silsilesinin 33’üncüsü ve sonuncu olan Mürşidi Kamil Ebu’l Fâruk Süleyman Hilmi TUNAHAN Efendi Hazretleri (KS), 1888 yılında (Hicri:1305) doğmuştur.

Süleyman Hilmi TUNAHAN Nerelidir?

Eski sınırlara göre Bulgaristan'ın Silistre şehrine, bugünkü şekliyle Razgrad şehrine bağlı Ferhatlar Köyü'nde doğmuştur. Ferhatlar Köyünün Bulgarca adı günümüzde Delçevo’dur. [caption id="attachment_5740" align="alignnone" width="202"]Süleyman Hilmi Tunahan Süleyman Hilmi Tunahan (K.S)[/caption]

Süleyman Hilmi TUNAHAN'ın  Mübarek Soyu

Efendi Hazretlerinin babası, “Kaymak Hafız” namı ile meşhur Mahmut Efendi’nin oğlu Hocazade Osman Fevzi Efendi’dir. Annesi Hatice Hanım’dır. Süleyman Hilmi TUNAHAN Efendi Hazretleri (KS), hem Seyyid hem de Şeriftir. Tunahan Hazretlerinin mübarek soyu, Osmanlı’da Hocazadelerden Seyyid İdris Efendi Hazretlerine dayanmaktadır.

Ebul Faruk Lakabı

Seyyid İdris Bey, Fatih Sultan Mehmet Han tarafından Tuna Hanı'nın başına getirildi. Ayrıca, anlaşmanın bir parçası olarak Fatih Sultan Mehmet Han'ın kız kardeşi kendisine verildi. Padişah, Akşemseddin Hazretlerinin damat olarak tavsiye ettiği İdris Efendiyi görmek için tebdili kıyafetle İstanbul'dan Bursa'ya gelerek İdris Efendi ile görüşmüştür. Ancak, İdris Efendi baş başa oturup konuştuğu, yemek yediği kişinin padişah olduğundan habersizdir. Süleyman Hilmi Tunahan Efendi, babası gibi, genellikle Hocazade olarak anılırdı. Soyadı Kanunu'na göre "Tunahan" soyadını aldı ve oğlu Faruk'un genç yaşta talihsiz bir şekilde vefat etmesi nedeniyle "Ebu'l-Fâruk" lakabını aldı. Babası Osman Efendi İstanbul'da okurken önemli bir hayali vardır. Rüyasında, kendisinin bir parçasının göğe yükseldiğini ve dünyaya ışık saçtığını gördü. Soyundan doğacak evlatlarından birinin manevi olarak dünyaya güneş misali aydınlatacağını çok iyi anladı. Silistre'ye dönüşünde evlenir ve Fehim'in dünyada karşılaştığı rüyayı yorumlamaya uygun bir yeteneğe sahip Süleyman, Hilmi, İbrahim ve Halil adında dört oğlu olur. Yetiştirilmelerine özel önem veriyor.

Eğitim Hayatı

Efendi Hazretleri (KS), ilköğrenimini 1902'de (Rûmî 1318) Silistre İdadisi'nde tamamladı. Daha sonra Silistre'deki Satırlı Medresesi'nde öğrenim gördü ve burada temel Arap ilimleri konusundaki bilgisini daha da geliştirdi. 1907'de babası, eğitimini tamamlaması için onu İstanbul'a gönderdi. Onu gönderdikten sonra şu tavsiyede bulundu: Süleyman Hilmi Tunahan'a babasının tavsiyesi Süleyman Hilmi Tunahan Efendi (ks) Hazretleri, Fatih sınıfında ve devrinin tanınmış alimlerinden Bafralı Ahmed Hamdi Efendi'nin başlattığı dersleri sürdürmektedir. Öğrenimi sırasında Fatih'te Hafız Ahmed Paşa Medresesi'nde kaldı. Fatih semtinden Bahr-i Sefîd Çifte Baş Kurşunlu medresesine devam etti. 1913'te Ahmed Hamdi Efendi'nin bütün kurslarını bitirerek birincilik derecesini aldı. Ekim 1914'te (Teşrinievvel 1330) Dârü'l-Hilâfeti'l-Aliyye Medresesi'ne kaydolarak tahsiline başladı. Birinci ve ikinci sınıfları sınavla geçerek Üçüncü Sınıftan okumaya başladı. 1916'da (Eylül 1332) buradan mezun oldu. 30 Eylül 1916'da Medresetü'l-Mütehassısin'in Tefsir ve Hadis Kürsüsü'ne girerek üç yıl süren ihtisasını (doktorasını) sürdürdü. 1917 yılında Fatih'te Yavuz Sultan Selim Camii'nin bitişiğindeki Abdülhamid-i Evvel Medresesi'nde faaliyet gösteren Mütehassın Medresesi'nin adı "Süleymaniye Medresesi" olarak değiştirilmiştir. İlk iki yılı başarı ile tamamladıktan sonra, 1918 (1334) senesinde, Şeyhülislâmlık makamının teklifi ve Sultan Mehmed Vahîdüddin Han'ın vasiyeti ile yirmi arkadaşına İstanbul Müderrisliği Ruusu verildi ve dersiam zamanımız tarifiyle Profesör oldu. Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri, 27 Mayıs 1919'da Süleymaniye (Medresetü'l-Mütehassısin) Medresesinden Tefsir ve Hadis bölümünden birincilikle mezun oldu. Medresetü'l-Mütehassısin'den mezun olduktan sonra Medresetü'l-Kuzât (Hukuk Fakültesi) giriş sınavını birincilikle kazandı ve bunu büyük bir sevinçle babasına bildirdi. Ancak babasından şu telgrafı aldı: “Süleyman, evladım; İstanbul’a göndermedim. cehenneme göndermek için yollamadım” Babası bu telgrafla, Hz. Peygamber Efendimizin (sav)'in (Üç hakimden ikisi cehennemdedir) buyurduğunu haber vermiş ve O’na Sünen-i Tirmizî’de geçen Hadis-i Şerif'i hatırlatmıştır. Süleyman Hilmi Tunahan Efendi (KS) babasına cevaben verdiği cevapta, "Kadılık mesleğinde hiçbir zaman kadılık yapmayı amaçlamadığını, amacının, devrinin zahiri bütün din ilimleri sahasında kemale ermek olduğunu bildirdi. "

Editör: TE Bilisim